“TÜRKİYE DÜNYADA EŞİNE AZ RASTLANIR BİR BAŞARI HİKAYESİNİ BÜTÜN DÜNYAYA İSPATLADI”

Türkiye’nin bu koşullarda 2000’li yıllara geldiğini belirtti ve “Zorluklar içinde, güçlükler içinde, terörle savaşım etmek zorunda olan bir ülke olarak 2000’li yıllara geldik. 2000’li geldiğimizde elimizde kendi üretebildiğimiz uçaklar yoktu. Başkalarından almaya çalıştığımız uçaklarla, insansız hava araçlarıyla kendi mücadelemizi sürdürme çabası içindeydik. Hatta o yıllarda İHA denince kimsenin aklına insansız hava aracı gelmiyordu.” yorumunu yapmış oldu.

“Heron dendiğinde insansız hava araçlarını anlayabiliyorduk. Heron İsrail’in insansız hava aracı markasıdır…” diyen Kacır sözlerini şöyleki sürdürdü:

“Onlar da ne süre lazım olsalar gereğince çalışmıyorlardı. Ve Türkiye o dönemde bir sağlam iradeyle tüm bu alanlarda kendi evlatlarının alın teriyle, akıl teriyle geliştirdikleri sistemleri kendi hedefleri için kullanma kararlılığı gösterdi. Ve bu milletin evlatları, sizler benzer biçimde gencecik insanoğlu, o yıllardan itibaren yürüttükleri gayretli çalışmalarla Türkiye’yi havacılıkta parmak ısırtacak bir seviyeye yükselttiler. Bayraktarlarla, Ankalarla, Akıncılarla, Aksungurlarla, Kızılelmalarla, Hürkuşlarla, Hürjetlerle, Ataklarla, Gökbey’lerle ve sonucunda Kağan’la Türkiye dünyada eşine azca rastlanır bir başarı öyküsünü tüm dünyaya ispatlamış oldu. Demek ki bizim gençlerimizin önünü açtığımızda, önlerindeki engelleri kaldırdığımızda pekâlâ dünyayla yarışabilir, hatta dünyanın önüne geçme olanağına haiz olabilirmişiz.”

Kacır, “İşte biz ne yapıyorsak bu prensiple, bu inançla, bu ilkeyle yapıyoruz. Biliyoruz ki sizler dünyanın hiçbir köşesindeki gençlerden daha azca yetenekli, daha azca yetenekli değilsiniz. Yeter ki biz, sizin hayallerinizin, sizin ufkunuzun önündeki sınırları kaldıralım. Sizler bu topraklarda inşallah dünyanın en başarıya ulaşmış işlerini ortaya koyacaksınız. Bu anlayışla Ulusal Uzay Programı’nı gerçekleştiriyoruz. Bu anlayışla Türkiye’nin insanlı ilk uzay misyonunu gerçekleştirdik.” dedi.