“TARİHİ BAĞLARIMIZ SEBEBİYLE EN BAĞLANTILI ÜLKELERDEN BİRİYİZ”

SBF’nin Balkanlar’daki bölgesel ekonomik işbirliklerini konuşmak için fırsat sunduğunu aktaran Kacır, “Türkiye’nin, Balkanlar genelinde teknolojik ilerlemeyi, dijital büyümeyi, endüstriyel büyümeyi ve refahı teşvik etmek için deneyimlerimizi paylaşmaya ve bunlardan yararlanmaya tamamen kesin bulunduğunu vurgulamak isterim. Balkanlar’da kalkınma ve istikrarın ekonomik ilerlemeyle el ele gitmesi icap ettiğinin farkındayız. Bölge ile olan zamanı bağlarımız sebebiyle en bağlantılı ülkelerden biriyiz.” diye konuştu.

Bosna Hersek’in ve Balkanlar’ın ekonomik anlamda kalkınmasını daima destekleyeceklerini dile getiren Kacır, Türkiye’nin bölgedeki ekonomik entegrasyonun kuvvetli destekçisi bulunduğunu da belirtti.

Tüm internasyonal platformlarda endüstri ve teknoloji ile iktisat alanındaki işbirliğinin teşvik edilmesinin her insana sulh, istikrar ve refah getireceğini vurguladıklarını aktaran Kacır, şöyleki devam etti:

“Ne yazık ki savaşlar, küresel salgınlar, iklim değişikliği, naturel afetler, besin, su, enerji ve ham madde tedarik krizleri hayatımızı ve iş yapılarımızı bozdu. Tamamımız biliyoruz ki ticarette ve teknolojide oldukca tehlikeli bir korumacılık türü yükseliyor. Bu aksaklıklar, tedarik zincirlerini sürdürmek ve küresel ticaretin dayanıklılığını devamlı olarak kontrol etmek için zorlayıcı bulunduğunu kanıtladı. Bu tehlikeli sonuç dönemde, kuvvetli bir teknoloji ekosistemi inşa ederek Türkiye ekonomisini daha yüksek teknoloji ve inovasyon odaklı bir yola sokmak için zemin hazırladık. Bugün 10 binin üstünde teknoloji şirketine ev sahipliği icra eden 102 teknoparkımız, 1600’den fazla AR-GE ve tasarım merkezimiz var. 272 bin AR-GE çalışanı, Türkiye’nin teknoloji ekosisteminin çekirdeğini oluşturuyor. Bu süratli ve istikrarlı büyüyen ekosistem yardımıyla yüksek teknolojili sektörler artık endüstri üretimimizde pozitif olarak öne çıkıyor.

Türkiye, askeri insansız hava araçlarının üretiminde dünya genelinde önder, bu teknolojide bir numara olduğumuzu söylemekten gurur duyuyorum. Türk insansız hava araçları dünyadaki müdafa paradigmasını değiştiriyor. Avrupa’da ticari vasıta, güneş paneli, beyaz eşya, demir-çelik ve çimento üretiminde ön plandayız. Türkiye, Avrupa’da bu ürünlerin ilk üç üreticisi içinde içeriyor. TOGG ile uzun senelerdir süregelen ulusal otomobilimiz hayalini gerçekleştirdik. TOGG’ların tıpkı Türkiye’de olduğu şeklinde Balkanlar’ın panoramik yollarında seyrettiğini görmeyi canı gönülden temenni ediyorum.”

“TÜM BALKANLAR İLE YEŞİL ENERJİ ALANINDA İŞBİRLİĞİNE HAZIR VE İSTEKLİYİZ”

Türkiye’nin insanlı ilk uzay görevini tamamladığını dile getiren Bakan Kacır, yaptıkları yatırımlarla uzay alanındaki ekosistemlerini büyüttüklerini, bilim ve teknolojide meyvelerini almaya başladıklarını söylemiş oldu.

Türkiye ekonomisinin rekabet enerjisini artıracak adımlar atarken, Türk imalat sanayinin yeşil ve dijital dönüşümünü hızlandırmaya devam ettiklerini belirten Kacır, şöyleki konuştu:

“Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilgili gelişimleri en başından beri yakından takip ediyoruz. Türk sanayisinin etkin bir halde karbonsuzlaşması için internasyonal finans kurumlarının yanı sıra yurt içi finans kuruluşlarıyla da projeler başlattık. Sektörümüzün gelecekteki ihtiyaçlara sorunsuz bir halde uyum sürecini sağlamak ve günümüz dünyasında rekabet enerjisini korumak için kapsamlı bir teşvik sistemini tekrardan yapılandırdık ve çeşitli finansman mekanizmalarını devreye aldık. Bu stratejileri, Dünya Bankası ile beraber geliştirdiğimiz 450 milyon dolar tutarındaki ‘Türkiye Yeşil Endüstri Projesi’ şeklinde somut adımlarla hayata geçiriyoruz. Benzer şekilde, Dünya Bankasından sağlanan 300 milyon dolarlık fonla, planladığımız sanayileşmenin kalbi olan Organize Endüstri Bölgelerinin çevresel dönüşümü hedefleyen ‘Türkiye Organize Endüstri Bölgeleri Projesi’ni hayata geçiriyoruz. Sektörümüzün yeşil enerjiye erişimini kolaylaştıracak adımlar da atıyoruz.”

Türkiye’nin güneş paneli üretiminde Avrupa’da birinci sırada yer aldığını aktaran Kacır, “Yenilenebilir enerji yatırımları için sağladığımız teşviklerle bugün toplam kurulu gücümüzün yüzde 55’ini yenilenebilir enerji kaynakları oluşturmaktadır. Yalnız kullanmıyoruz, hem de yeşil enerji ürünleri üretiyoruz. Tüm Balkanlar ile yeşil enerji alanında işbirliğine hazır ve istekliyiz. Yeşil büyümeye giden yol, Türkiye ve Balkan ülkelerinin gelecekte daha da yakın ortaklaşa iş içinde emek harcamaları için mühim fırsatlar sunuyor.” dedi.

“BU PROGRAMLARLA 2030 YILINA KADAR ÜLKEMİZDEN 100 BİN TEKNOLOJİ GİRİŞİMİ VE 100 TURCORN ÇIKMASI EN BÜYÜK HEDEFLERİMİZDEN BİRİ”

Bakan Kacır, start-up ekosistemine haiz olmanın yeni teknolojiler mevzusunda başarı göstermiş olmak için fırsatlar sunduğunu ve bunun da stratejilerinin ayrılmaz bir parçası bulunduğunu kaydetti.

Türkiye’nin dört bir tarafındaki genç girişimcilerin, kuluçka merkezleri ve hızlandırma programları ağıyla hayallerini girişime dönüştürdüğünü belirten Kacır, “Türk girişimleri küresel sahnede giderek daha çok parlıyor ve Türk girişim ekosistemi ‘Avrupa teknolojisinin yıldızı’ olarak tanımlanıyor. Kısa bir süre ilkin, 2019’da Türkiye’nin Turcorn’u yoktu, şimdi gururla 7 Turcorn ile övünüyoruz. Fonlarımız start-uplara 1 milyar dolarının üstünde yatırım yapılmasını sağlamış oldu. Bu programlarla 2030 yılına kadar ülkemizden 100 bin teknoloji girişimi ve 100 Turcorn çıkması en büyük hedeflerimizden biri. Teknolojik gelişme, hepimiz için geleceğin anahtarıdır.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.

Kacır, ülkeler arasındaki işbirliğini hızlandırmanın, derinleştirmenin ve genişletmenin ve kimseyi geride bırakmamak icap ettiğinin bilincinde olduklarını da söylemiş oldu.