‘KAZA DEĞİL CİNAYET’

Anneanne Derya Rayhan Koç, “O gece yaşanmış olan vakalara kaza demiyorum, katliam diyorum. Benim çocuğum daha yeni 19 yaşına girmiş. O gece yarışarak, makas atarak buraya kadar gelmiş olarak ilkin altı tane araca çarpılıyor ve sonrasında kendileri birbiriyle çarpışıyor. Sonrasında da benim çocuğum motoruyla altına alıp metrelerce sürükleyerek refüj demirlerini aşarak ağaçların arasına parçalıyor. Biz buna kaza demiyoruz, bu bir katliam. Ve bu kazaya karışan tam odak noktasında olan R.A. hala dışarıda. Niçin dışarıda? Çocuğunun katili dışarıda. Ben hakkaniyet isterim. Ben çocuğum için hakkaniyet isterim. Buradan valimize, savcımıza, güvenlik müdürümüze sesleniyorum, yeniden yargılama yapılsın. Ben 19 yaşındaki çocuğumu toprağa verdim” ifadelerini kullandı.

‘BİZDE MOTOSİKLET KULLANIYORUZ’

Her gün bir motosikletli kardeşlerinin yaşamını kaybettiğini söyleyen Yaşam Motorcuya Güzel platformu adına konuşan İsmail Biçer, “Gerçek anlamda bilinçlenmemize ihtiyacımız var ve artık şöyleki bir gerçeği kabullenmeleri lazım, doğal ki de bizim de var olduğumuzu, bizim de hakkaten haklarımızın bulunduğunu bilmeleri ve görmeleri, öğrenmeleri lazım. Türkiye’mizde motosiklet kullanıcıları için doğal yol yapamıyorlar fakat bir şeridimizin olması gerektiği artık gerekiyor. Bizim orada var olduğumuzu, bizim orada olabileceğimizi bilsinler. Ona bakılırsa hareket etsinler. Şimdi biz kaybettiğimiz kardeşimizi geri getiremeyiz. Bu bir vasıta sürücüsü de ilgilendiriyor olabilir. Doğrusu benim yaptığım hatadan dolayı gene birini de kaybedebiliriz fakat birilerinin canına mal olursa bu vakalar hakkaten bunların önlemleri alınmalı. Hakkaniyet sisteminin ya da işte yargı sisteminin yada da işte bunların cezalarının birazcık daha yüksek olması icap ettiğini düşünüyorum. Cezayı yükseltmekten ziyade bilinçlendirmeyi, cezaları birazcık daha yükseltmeyi asla düşündük mü? Binlerce arkadaşımızı kaybettik. Ben bir kardeşimizi daha yitirmek istemiyorum” diye konuştu.