Bodrum artık tek bir mevzuyla gündeme geliyor: Pahalılık. İşin ucu öyleki firar etmiş ki Türkiye averajının fazlaca üstünde kazanan meşhur adlar bile fiyatlara isyan ediyor. Restoran yada otel fiyatlarındaki aşırılık esasen bu yazın gündemindeydi fakat şimdi fahiş su faturaları da eklendi aşırı fiyatlandırmaya… Mevzuyu gündeme ilk olarak Demet Akalın taşıdı. Toplumsal medyasından Bodrum’da oturmadığı evine 18 bin TL su faturası gelmesine isyan etti meşhur popçu. Akalın’ın bu paylaşımının arkasından bazı kullanıcılar da benzer şekilde gelen yüksek su faturalarına tepki gösterdi.

İKNA EDİCİ AÇIKLAMA YOK

Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi Müdürlüğü bu duruma ikna edici bir izahat yapmadı hala. Akalın’a tükettiği su kadar satmaca kesildiğini söylemiş oldu. 18 Bin TL’lik su faturasını normalleştiren bir yaklaşım içindeler. İnsan aklıyla alay ediyorlar resmen. Bodrum’da sular akıyor mu ki 18 bin TL’lik su tüketilsin. Siz suyun doğru muntazam akmadığı bir eve iyi mi 18 bin TL satmaca gönderirsiniz?

Üstelik Akalın evde bile kalmıyor. Şu demek oluyor ki mantıklı hiçbir açıklaması yok bunun. Türkiye’nin gözbebeği bir gezim merkezini iyi mi bu hale getirdiler? Pes doğrusu… Restoranlarından otel fiyatlarına, eğlence mekanlarına kadar tutarları öyleki bir seviyeye getirdiler ki, artık bir tek Türkler de değil yabancı turistler bile tercih etmiyor Bodrum’u. Evi olanlar da isyanda. Oturulmayan eve 18 bin TL su faturası ‘Bodrum’daki aşırı fiyatlandırmanın’ en somut kanıtı durumunda. Kimse bu faturayı savunmaya kalkmasın. Bu insan aklıyla dalga geçmek oluyor bu sebeple…

BÜYÜK REZİLLİK

Geçtiğimiz günlerde, İstanbul’daki gece kulübünde yaşanmış olan dehşet verici vakası GÜNAYDIN’da İlker Gezici’nin haberiyle öğrendik. Meşhur iş adamı Turgut Toplusoy’un 20 yaşındaki oğlu Mehmet Toplusoy, kemikleri kırılıncaya kadar İstanbul’un göbeğinde dövülüyor. Ilk olarak, Mehmet Toplusoy’a geçmiş olsun.

Döven şahıs mekanın güvenlik görevlisi. 4 gün hastanede tedavi altına alınacak kadar ciddi darp edilmiş Toplusoy. Bu iyi mi bir güvenlik anlayışı? Müşterilerin kemiklerini kırmak da neyin nesi? Kimi kimden koruyorsun? İstanbul şeklinde dünyanın dört yanından insanların geldiği şehrin merkezinde yaşanmış olan şiddete bak. Rezalet. Kabahat bir tek güvenlik görevlisinin değil fakat suçun büyük kısmı da o güvenliği oraya koyan işletmecide. Sen bu şekilde eleman koyarsan mekana, bu şekilde rezillikler yaşanır. Vaka tüm işletmecilere ders olsun.