Gömü ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Internasyonal Finans Enstitüsü (IIF) tarafınca düzenlenen Küresel Görünüm Forumu’nda Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş oldu.
Türkiye’nin siyaset önceliklerini özetleyen Şimşek, OVP’nin “kuvvetli ve güvenilir” bir çerçeveye haiz bulunduğunu söylemiş oldu.
Şimşek, “Program, fiyat istikrarını ve kamu maliyesi disiplinini tekrardan sağlamayı hem de cari açığın azaltılması benzer biçimde öteki bazı makroekonomik zorlukları da ele almayı amaçlıyor. Nihai hedef sürdürülebilir yüksek gelişme oranı ve hepimiz için refah sağlamak.” dedi.
Kısa vade en mühim zorluğun yüksek enflasyon bulunduğunu belirten Şimşek, ” Maliye politikasıyla merkez bankasının enflasyonla savaşım çabalarını desteklemeye devam edeceğiz.” diye konuştu.
Şimşek, programın temel amaçlarının fiyat istikrarının sağlanması, rekabetçilik ile verimliliğin artırılması ve yapısal reformlar bulunduğunu söyledi.
Türkiye’de geçen yıl meydana gelen depremlerin bütçede büyük bir açığa niçin bulunduğunu anımsatan Şimşek, açığın azaltılmasına yönelik mühim tedbirler aldıklarını kaydetti.
“ENFLASYONUN DÜŞÜRÜLMESİ ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ”
Türkiye’nin ana tecim ortaklarının gelişme beklentilerindeki iyileşmenin dış talebi destekleyeceğini belirten Şimşek, “Cari açık program hedeflerimizin ötesinde daralıyor.” diye konuştu.
Şimşek, aylık enflasyonun yavaşladığını ve senelik enflasyonun ise bu senenin ikinci yarısından itibaren düşmeye başlayacağını kaydetti. Bakan Şimşek, “Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz. Bunun işaretlerini esasen aydan aya görüyoruz, sadece senelik bazdaki eğilimi senenin ikinci yarısında göreceğiz. 2026 yılına kadar enflasyonun tek haneli sayılara indiğini görmek istiyoruz ve o zamana kadar oldukça kapsamlı yapısal reformları uygulamaya koyacağız.” diye konuştu.
YATIRIMCILARIN SORULARI ARTIK DAHA ÇOK PROGRAMIN DETAYLARINA İLİŞKİN
Şimşek, yatırımcılarla oldukça sayıda toplantı yaptıklarını belirterek, “Yatırımcıların Türkiye’ye görüş açısı geçen seneye nazaran değişti. Geçen yıl yatırımcıların ortodoks politikalardan geri adım atılması, programın uygulanmaması ihtimali mevzusunda şüpheleri vardı. Bu yıl bu mevzuda neredeyse asla sual gelmedi. Doğrusu programın sürekliliğine dair sual gelmiyor, artık sorular daha oldukça programın detaylarına ilişkin oluyor.” dedi.
Kamu maliyesi alanında Merkez Bankası’nı destekleme mevzusunda emin olduklarını vurgulayan Şimşek, “Programı güçlendireceğiz, ileriye dönük yapısal reformları hızlandıracağız.” dedi.
Şimşek, “Türk varlıklarına oldukça kuvvetli bir ilgi var. Halkı enflasyonun düşeceğine ikna etmemiz gerekiyor. ” diye konuştu. Bakan Şimşek, piyasanın enflasyon beklentilerinin ise gelecek 12 ayda ortalama yüzde 36 civarında bulunduğunu belirtti.
“PROGRAM SONUÇLARINI ALMAK İÇİN İSTİKRARLI BİR DÖNEM VAR”
Türkiye’de Haziran 2028’e kadar seçim olmadığına işaret eden Şimşek, bunun da program neticelerini almak için siyasal istikrar açısından bol miktarda vakit vereceğini söylemiş oldu.
Şimşek, Türkiye ekonomisinin dayanıklı bulunduğunu belirterek, ülkede canlı bir {özel sektör} ve kuvvetli girişimcilik kültürü bulunduğunu altını çizdi.
Türkiye’nin emsal ülkelerle karşılaştırıldığında uzun solukta avantajları olduğuna dikkati çeken Şimşek, küresel borçluluğun büyümenin önünde hız kesen bir unsur bulunduğunu ve Türkiye’nin borcunun gayrisafi yurt içi hasılasına oranının gelişmekte olan ülke averajına kıyasla düşük seyrettiğini kaydetti.
Şimşek, ticaretteki parçalanmalara değinerek, jeostratejik rekabet ve jeopolitik gerginliklerin parçalanmalara niçin bulunduğunu söyledi.
Türkiye’nin bundan faydalanabilecek en iyi adaylardan biri bulunduğunu vurgulayan Şimşek, Avrupa, Orta Doğu, Şimal Afrika ve Orta Asya ile yakın ilişkilerden bahsetti.
“TÜRK EKONOMİSİNİ KARBONDAN ARINDIRMAYA KARARLIYIZ”
Yeşil dönüşümün Türkiye’nin en büyük önceliklerinden biri olduğuna dikkati çeken Şimşek, geçen yıl itibarıyla kurulu güç kapasitesinin yüzde 55’inin rüzgar, güneş ve hidroelektrik enerjiye dayandığını, inşaatı devam eden nükleer santralin de devreye gireceğini kaydetti.
Şimşek, dolayısıyla fosil yakıtlara bağımlılığın giderek azaldığına işaret ederek, “Yeşil dönüşüm ile rekabet gücü ve üretkenliği artırmaya destek olacak yatırımlar kanalıyla Türk ekonomisini karbondan arındırmaya kararlıyız.” diye konuştu.