Moskova’da bir etkinliğe katılan Burak Özçivit, başarı göstermiş olmak isteyen gençlere şöyleki seslendi: “Ne iş yapmış olursanız yapın, işinize emin olun. Oldukça çalışın. Problemler karşısında pes etmeyin, başarı istikrardadır. Kendinizi tanıyın, iyi yazışma kurun ve empati yapmayı da öğrenin”

Atv dizisi Kurum Osman’ın başrol oyuncusu Burak Özçivit, Moskova’da bir etkinliğe katıldı. Yoğun ilgi gören oyuncu, Türk dizilerini, emek harcama temposunu, modellikten oyunculuğa geçiş serüvenini ve hususi yaşamını söyledi…

Yaptığım iş gereği at binmem, kılıçla uğraşmam, aksiyon bilmiyorum gerekiyor. Aslına bakarsan bu tarz şeyleri biliyorsanız bu işlere başlayabiliyorsunuz…

Türk dizileri yurt haricinde oldukca seviliyor. Dizilerin çekim şartları epey sıkıntılı oluyor. Normalde 6 gün çalışıyoruz, 1 gün iznimiz oluyor. Aslen biz dizilerde oldukca kısa sürede film çekiyor gibiyiz. Türklerin yapısında pratiklik vardır, bu bizim avantajımız. Dünyanın her yerinde Türklerin ön plana çıkmasının sebebi budur. Biz kendimizden feragat ediyoruz ve oldukca çalışıyoruz.

AİLEMLE GURUR DUYUYORUM

Boş zamanım oldukca olmuyor fakat çekimlerden geri kalan vaktimi aileme, çocuklarıma ve sevdiklerime ayırıyorum. Aile olmak dünyadaki en mühim şeylerden biri. Benim hayatımdaki en büyük değerim akrabalarım. Onlarla gurur duyuyorum.

Hayatta istediğiniz kadar plan yapın, yaşam sizi bazı bölgelere götürebilir. Mühim olan istediğinizi, aradığınızı bulmak. Modellikle başladım işe seneler ilkin. Üstünden süre geçti oyunculuğa başladım, 17-18 yıl ilkin dizilerde oynadım, deneyim kazandım ve bugünlere geldim. Bu oldukca planlayabileceğiniz bir şey değil. Yaptığınız işe kıymet vermek, saygı duymak ve en iyisini yapmak mühim.

Kendime hobi alanı bulamıyordum, bu yüzden bildiğim alana döndüm, tekrardan çizmeye başladım. Kısa sürede sergi açmak isterim.

Oyunculuk gereği, ağlamanız gerekiyorsa ağlıyorsunuz. Ağlamak birazcık refleksle ilgili. Bir süre sonrasında oldukca ağlayınca düzgüsel bir sahne erişince de ağlayabiliyorsunuz.

Gençler aktörlük yapmak zorunda değiller, yaptıkları işe inansınlar ve arkasından gitsinler… Daima karşılarına problem çıkacak ve istedikleri olmayacak. Fakat durmayıp devam ettikleri sürece başarı gelecek. Başarı istikrarda, pes etmemek lazım. İnanmak ve oldukca çalışmak, benim önerilerim. Oldukça fazla da kimseyi dinlemesinler, bir tek kendilerini dinlesinler. Günümüzde artık dünyadaki en mühim şeylerden biri oldukca okumak, dolaşmak değil, en mühim şey oldukca iyi yazışma halinde olmak. Bunun için kendinizi iyi tanımak ve empatiyi de iyi bilmeniz lazım.

‘FOTOĞRAFÇILIK OKUDUM AMA HEP POZ VERDİM’

Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğrafçılık Kısmı’nde eğitim gördüm. Öğretmenlerimden biri bu işin ön tarafını deneyimle, geri planını aslına bakarsanız öğrenirsin demişti. Beni objektif önüne iten öğretmenimdi. Fotoğrafçı olmak istiyordum fakat öğretmenlerim ne olursa olsun günün sonunda ‘Seni çekelim’ diyorlardı. Ben kendimi poz verirken buluyordum. En mühim teşviklerimden biri öğretmenimdir.

ÇOCUKLARIM OYUNCU OLURSA DESTEKLERİM

Babam model olmamda en büyük destekçilerimdendir. Ailelerin evlatlarının gelecekleriyle ilgili öngörülü olmaları oldukca mühim. Babam model olmamı istedi, sonrasında modellikten oyunculuğa da ben geçtim. Babalar birazcık başarı odaklı oluyor. Anneler ise ne olsa seviniyor. Kendi işimle baktığımda ne kadar plan yaptıysam yaşam beni başka bölgelere götürdü. Bu yüzden çocuklarımla ilgili oldukca plan yapmak istemiyorum. Oldukça sık benimle sete geliyorlar. Çekim ortamını görüyorlar. Eğer oyuncu olmak isterim derlerse hayır demem, destek olurum.