Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Suni zekayla bazı işler kaybedilecek fakat bundan daha çok iş oluşturulmuş olacak. Dolayısıyla emek verme yaşamını da derinden etkileyecek bir gelişmeyle karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek isterim” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Suni Zeka Politikaları Derneği tarafınca düzenlenen ‘Al Tomorrow Summit 2024’ programına katıldı. Ankara’da bir otelde gerçekleşen programla suni zeka mevzusundaki korku ve kaygıların ortadan kaldırılması amaçlandı. Programın açılış konuşmasını icra eden Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, her yeni gün suni zeka uygulamaları açısından çığır açan gelişmelere tanıklık ettiklerini ve bu gelişmelerin tarihteki hiçbir değişimle karşılaştırılamayacak kadar süratli bir halde gerçekleştiğini açıkladı.

“Suni zeka emek verme yaşamını derinden etkileyecek”

Internasyonal Para Fonu (IMF) tarafınca meydana getirilen bir araştırmaya bakılırsa dünya genelindeki işlerin ortalama yüzde 40’ının suni zekadan etkileneceğini dile getiren Yılmaz, “Bazı işler bir ihtimal kaybedilecek fakat bundan daha çok iş oluşturulmuş olacak. Bir ihtimal bundan da önemlisi yaptığımız mevcut işler de dönüşmüş olacak. Aynı işleri hayata geçirmeye devam edeceğiz bir ihtimal fakat oldukca değişik şekillerde bu işleri yapmış olacağız. Dolayısıyla emek verme yaşamını da derinden etkileyecek bir gelişmeyle karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek isterim” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.

“Dijital Türkiye hedeflerimiz doğrultusunda suni zeka ekosistemimizi geliştiriyoruz”

Yılmaz, suni zekanın potansiyelinden en iyi şekilde yararlanmak ve bu alandaki riskleri minimize etmek için devletlerin sağlam suni zeka politikalarına haiz olması icap ettiğini vurgulayarak, “Suni zeka alanında bir taraftan fırsatlardan yararlanırken, bu fırsatları değerlendirirken öteki taraftan da birçok açıdan oluşturduğu tehditleri ve riskleri de iyi yönetmemiz ve bu tarz şeyleri da hep beraber yönetmemiz gerekiyor. Suni zeka gerçek zekayı ikame etmemeli, onunla beraber anlam ifade etmeli. Suni zekayı da üreten bir gerçek zeka var. Bu dönüşümde Türkiye olarak hisse sahibi olmak için Ulusal Teknoloji Hamlemiz ve Dijital Türkiye hedeflerimiz doğrultusunda suni zekâ ekosistemimizi geliştiriyoruz” şeklinde konuştu.

“Suni zeka alanında 71 tane yeni ön lisans ve lisans programı açılacak”

Yılmaz, Türkiye’de 40’dan fazla suni zeka odaklı yüksek lisans ve doktora programı ile 30’un üstünde üniversitede ileri analitik, suni zeka ve robotik araştırma merkezleri bulunmuş olduğu bilgisini aktararak, “Bu hakikaten gurur verici fakat giderek daha da gelişecek. Kim bilir bu alanda uzmanlaşmış üniversitemiz de olacak. Doğal ki bunu da hedeflemek durumundayız. Önümüzdeki dönemde suni zeka alanında 71 tane yeni ön lisans ve lisans programının açılması planlanıyor. Ek olarak alana özgü meslek standartları ile beceri haritaları da çıkarılmakta. Genç neslin çığır açan teknolojilere uyumu bizim için büyük ehemmiyet arz ediyor. Bu bağlamda Ulusal Eğitim Bakanlığı her kademede eğitim müfredatını suni zekâ mevzularını da kapsayacak şekilde güncelledi ve 81 ilde atölyeler açılmaya devam ediyor” şeklinde konuştu.

“Suni zeka ile kamuda tasarrufu daha etkin bir halde yapacağız”

Türkiye’de orman yangınlarıyla savaşım, ekin alanlarının analizi, gümrük risk analizleri, KOBİ danışmanlığı, müdafa sanayii, sıhhat destek hizmetleri şeklinde alanlarda ileri analitik ve suni zeka uygulamalarının kamuda etken olarak kullanıldığını ifade eden Yılmaz, şu ifadelere yer verdi:

“Bazı kamu kurumlarında suni zeka odaklı iş birimleri kurulmaya başlanmış olup, bu alan kamu yönetiminin bir parçası haline geliyor. Bunu hızla yaygınlaştırmamız lazım. Burada esas olan da üretkenlik ve verimlilik. Biliyorsunuz ki bir tutum ve verimlilik paketi açıklamıştık. Bilhassa bu dönem yalnız tutum paketi demedik, tutum ve verimlilik paketi dedik. İşin aslı verimlilik. Birim kaynakla daha çok netice üretmek. Bunu da yeni teknolojilerle oldukca daha etkin bir halde yapacağımıza inanıyorum. Bunu yaparken de toplumsal adaleti ve dengeleri gözetmemiz ve bu teknolojilerin yeni eşitsizlikler üretmemesi oldukca mühim. Dolayısıyla tüm toplumsal süreçleri içine alan bir süreç tasarlamamız oldukca mühim.”

Çevresel boyutta da suni zekanın önemine dikkat çeken Yılmaz, iklim değişikliği, su şeklinde temel kaynakların kullanımında, enerji üretiminde, sıfır karbon hedefine yetişme şeklinde vizyonlarda suni zekanın oldukca tehlikeli sonuç roller oynayabileceğinin altını çizdi.

“Suni zeka altyapılarını geliştirmek için Endüstri ve Teknoloji Bakanlığımızla yürütülen çeşitli emek harcamalar var”

Endüstri ve Teknoloji Bakanlığı ile Dijital Dönüşüm Ofisi’nin yoğun emek harcamaları neticesinde 2021 senesinde Dijital Avrupa Programı’na (DAP) katılım için süregelen müzakerelerin tamamlandığını ve Türkiye’nin programa katılım sağladığını hatırlatan Yılmaz, programdan daha oldukca yararlanmak için daha çok suni zeka projesi üretmeleri icap ettiğinin altını çizdi. Yılmaz, “Suni zeka emek harcamaları için gereksinim duyulan teknik altyapıları geliştirmek de öteki bir önceliğimiz. Bu kapsamda Endüstri ve Teknoloji Bakanlığımız koordinasyonunda yürütülen çeşitli emek harcamalar var. Mesela Türkiye için ulusal bir büyük dil modeli geliştirmek suretiyle bazı STK’lar, {özel sektör} firmalarının da desteğiyle ortak bir teknik altyapı yapmaya yönelik emek harcamalar sürüyor” açıklamasında bulunmuş oldu.

“AB’nin Suni Zeka Kanunu’na vatanımızda uyum sağlamak suretiyle bir mevzuat hazırlığı sürdürülüyor”

Suni zeka mevzusunda internasyonal arenada hem mevzuat geliştirmeye hem de teknik standart yapmaya yönelik yoğun çabalar yürütüldüğünü vurgulayan Yılmaz, “AB’nin suni zeka teknolojilerinin geliştirilmesi açısından uyulması ihtiyaç duyulan risk yönetim mekanizmalarını tanımlayan Suni Zeka Kanunu’na (AI Act) vatanımızda uyum sağlamak suretiyle bir mevzuat hazırlığı şu anda Endüstri ve Teknoloji Bakanlığı ile Dijital Dönüşüm Ofisi koordinasyonunda sürdürülüyor” dedi.

Konuşmaların arkasından Suni Zeka Politikaları Derneği tarafınca Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a armağan takdim edildi.