Kanlı vaka, 2 Eylül saat 16.30 sıralarında meydana geldi. Bozcaada ilçesinde 2 çocuğuyla beraber yaşayan Elif Gedik, 2019 senesinde boşandığı eşi Halil Karabıyık tarafınca çalmış olduğu markette bıçaklı saldırıya uğradı. Kalçasından ve karnından almış olduğu darbelerle yaralanan Gedik, iş yerinin karşısındaki başka bir markete firar etti. Market sahibinin araya girmesiyle Gedik, ölümden dönerken, suç duyurusu üstüne gelen sıhhat ekiplerinin ilk müdahalesinin arkasından Bozcaada Cemiyet Sağlığı Merkezi’ne kaldırılan Elif Gedik, tedaviye alındı, arkasından Çanakkale’ye sevk edildi. Vaka anı bir iş yerinin güvenlik kameraları tarafınca görüntülendi. Şüpheli Karabıyık, olayın arkasından gözaltına alındı. Karabıyık, Bozcaada ilçe Güvenlik Müdürlüğü’ndeki işlemlerinin arkasından Ezine Adliyesi’ne sevk edildi. Karabıyık çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Soruşturmanın tamamlanmasının arkasından Karabıyık hakkında ‘öldürmeye girişim’, ‘tehdit’ ve ‘hakaret’ suçlarından Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın ilk duruşması bugün görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Halil Karabıyık, şikayetçi Elif Gedik ve yakınları katıldı.
‘KIZIM İÇİN TEDİRGİN OLDUM’
Tutuklu sanık Halil Karabıyık duruşmadaki ifadesinde, “Arkadaşımla evde oturuyorduk. Oğluma telefon ettim, açmadı. Ulaşamayınca Elif’i aradım. Telefona bir başka adam çıktı. Bana küfretmeye başladı. Kendisinin cinayetten yattığını söylemiş oldu. Bunun üstüne telefonu kapattım. Hemen sonra beni görüntülü olarak aradılar. Elif ve tarafındaki adamı öpüşürken gördüm. Sabah olduğunda ise oğlumu arayıp, olanları anlattım. Hemen sonra Elif’in babasını aradım ve olanları ona da anlattım. Elif’in babası, ‘Onun psikolojisi bozuk. İdare et’ dedi. Bu durumları kendisiyle konuşmak için arkadaşımla beraber Bozcaada’ya gittik. Bu sebeple kızım için tedirgin oldum. Bu şekilde bir adama çocuk emanet etmek istemedim. Bozcaada’ya ulaştıktan sonra oğlum, dostum ve ben Elif’in çalmış olduğu dükkana gittik. Elif’e yiyecek yiyerek olanları konuşmak istediğimi söyledim. Bıçağı yanımda devamlı olarak taşırdım. Yaptığım iş dolayısıyla ve arabamın kaportasını açmak için kullanıyordum. Yiyecek yemeğe gitmek için dükkandaki eşyaları topluyorduk. O sırada Elif yüzme tükürüp bana küfretti. Niyetim ona küçük da olsa zarar vermekti, öldürme benzer biçimde bir niyetim yoktu. Öldürme benzer biçimde bir niyetim olsaydı bıçağı belden aşağıya bacaklarına doğru sallamazdım; boynuna, kalbine saplardım. Aslına bakarsanız minik bir karı, istesem daima öldürürüm. Fakat niyetim o şekilde değildi. Bacaklarına zarar vermek istedim. İstesem de öldürmem. Bu sebeple kızım annesini fazlaca seviyor. Babasız kaldı, bir de annesiz kalmasını istemem. Markete doğru koştuk. Hemen sonra market içinde bıçakladım. Yaptıklarım düzgüsel değil, pişmanım. Bu şekilde olmasını istemezdim. Niyetim öldürmek değildi. O şekilde bir niyetim olsa 1 saat eşya toplar mıydım” dedi.
‘BENİ ÖLDÜRECEĞİNİ ANLADIM’
Şikayetçi Elif Gedik ise ifadesinde, “Eski eşimden evliliğimizin başından sonuna kadar devamlı dizgesel sertlik gördüm. Bunun hastane kayıtları, para cezaları mevcut. Hatta uzaklaştırma kararları var. Annemin evine gittiğim vakit camı kırarak, eve girip darbettiği oldu. Sanığın iddialarını reddediyorum. İkinci eşiyle nikah kıyabilmek için benimle anlaşmalı olarak boşandı. Beni aramış olduğu vakit dışarda dostlarım birlikteydim. Tahrik edecek bir şey yapmadım. Görüntülü aradığında öpüşme benzer biçimde bir fiil yaşanmadı. Vakadan bigün ilkin beni aradı. Kızımla konuşmak istediğini söylemiş oldu. Ertesi gün işteydim. Oğlum, Halil ve arkadaşı çalıştığım iş yerine geldi. Halil benimle iş yerinin önündeki parkta konuşmak istediğini söylemiş oldu. Parka girmedim, önündeki kaldırıma oturduk. Bana geçen seneden beri benimle beraber oturmak istediğini, ‘çocuklarla beraber yanımda kal’ dedi. Kabul etmedim. Bunun üstüne dudağıma tokat attı, küfretti. Beni öldüreceğini anladım. Devamlı olarak cebinde bulunan bıçağı gösteriyordu. O an bıçağı saplar diye bağıramadım. Dükkana müşteriler geldi. Dükkana gelenlere kaş, göz işareti yaparak polisleri aramalarını istedim. Şahsın telefonu çaldı. Telefonu açtığını görünce karşı markete doğru kaçtım. ‘Eski eşim beni öldürecek’ diye bağırdım, yardım istedim. Bıçakla göğsüme doğru hamle yapmış oldu. Ben yan dönünce akciğer ve karaciğerim hasar aldı, kaburgam kırıldı. Orada bulunan vatandaşlar beni kurtardı, Halil’in eylemine son vermesini sağlamış oldu” dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Halil Karabıyık’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için davayı 5 Nisan geçmişine erteledi.