Bugün 4 Şubat Dünya Kanser Günü. Ankara Hematoloji ve Onkoloji Derneği yapmış olduğu görüşmede kişiselleştirilmiş tedavilere yönelik yaklaşımları ele aldı. Derneğin Kurucu Başkanı Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, “Her yıl 10 milyon insan kanserden ölüyor. Farkındalığı artıramazsak 2030 yılına kadar kanser ölümlerinin 13 milyona çıkacağı tahmin ediliyor” uyarısını dile getirdi. Altuntaş, lösemi, lenfoma, myeloma olarak malum hematolojik kanserlerin artık kronik hastalık benzer biçimde tedavi edilebildiğini belirterek, “Hematolojik onkolojide tedaviler bireyselleştiriliyor. Aynı tip hastalığa haiz kişiler içinde bile klinik seyir, tedaviye cevap ve yanıtın kalitesi bakımından belirgin farklılıklar görülüyor. ‘Bireyselleştirilmiş tedavinin’ daha güvenli, etkin ilaç ve tedavilerin hastanın genetik özellikleri ve bireysel gereksinimine gore verilmesi amaç olmalı” şeklinde konuştu.

YAPAY ZEKÂ ELE ALINDI

Kurultay sekreterlerinden Doç. Dr. Cengiz Karaçin ise suni zekâ destekli görüntülemenin meme kanseri tespitinde yüzde 20’lik artış sağladığını bildirdi. Karaçin, “Mamografi raporlamada suni zekâ kullanımının, radyoloji hekimine mühim destek olarak işlev gördüğünü ve hem kanser tespit oranını artırdığını hem de iş yükünü yarı yarıya azalttığını gösterdi. Vatanımızda birçok görüntüleme merkezinde suni zekâ ile ilgili pilot emek harcamalar yapılıyor. Birkaç yıl içinde, görüntüleme merkezlerinin tamamen bu teknolojiye adapte olabileceği öngörülüyor” dedi.

KANSERDE PARMAK İZİ DÖNEMİ

Kurultay Sekreteri Doç. Dr. Bahar Uncu Yüce, onkoloji pratiğinde kişiye emsalsiz tedavilerin uygulanabilmesi, ihtimaller içinde tedavi alternatiflerinin gözden geçirilmesi açısından “parmak izi” diye adlandırılan “Genomik Profilleme”nin klinik faydasının tartışılmaz hâle geldiğini söylemiş oldu. Yüce, “Moleküler olarak yönlendirilmiş tıbbın, geleneksel standart tedaviye kıyasla daha etkili ve iyi tolere edilen tedaviler sunma olasılığı oluşturarak uzun yaşam sağlaması ihtimaller içinde” ifadesini kullandı.