Küresel jeopolitik ve jeoekonomik gündem dikkate alındığında, önde gelen ekonomilerin tümü ‘stratejik özerklik‘ terimine dair tedbirlerini hızlandırmış durumdalar. Dijital teknolojilere dayalı girdiler, yazılım ve donanım, artan bir ritmde başka tek tek ülkeden temin edilmesi yerine, her ülke tarafınca üretilmesine öncelik verilen ürünlere dönüşüyor. Çin’in 2023 yılını 264,2 milyar dolar cari fazla ile kapatması, son iki senedir küresel tedarik zincirinin tekrardan yapılanması ve Çin ile Asya ekonomilerine bağımlılığın azaltılması ön planda olmasına karşın, hemen hemen bu mevzuda somut bir tablo oluşmadığını gösteriyor. Kaldı ki, Çin’in 2023 itibariyle küresel otomotiv ihracatında Japonya’yı geçerek ilk sıraya oturması da gündemde.

Küresel ölçekte dijital teknoloji rekabetinde öne çıkan en eleştiri ürün ise ‘çip‘. Yarı iletkenler ve çip rekabetine yönelik olarak, hem ABD, hem de Japonya’nın Körfez Bölgesi’nden yatırımcıları da sürece dahil ederek arayışlarını hızlandırdıkları gözlemlenmekte. Nitekim, ABD Tecim Bakanlığı, CHIPS ve Bilim Yasası’ndan hareket ile, çip şirketi GlobalFoundries vasıtasıyla, ABD’nin çip mevzusunda dışa bağımlılığını azaltacak, ‘stratejik özerklik’ bağlamında, ABD’nin mahalli tedarik zinciri dayanıklılığını güçlendirecek, yarı iletken üretiminde ülkenin rekabet enerjisini artıracak ve ekonomik güvenliğini destekleyecek bir ön antak kalma yapıldığını duyurdu. Söz mevzusu antak kalma ile sağlanacak 1,5 milyar dolar civarında bir direkt finansman deposu ile, son olarak teknoloji ile donatılmış bir tesis kurulacak

Bu sayede, ABD çip üretimi adına mühim kapasite artırımı sağlayacak ve bu adım ile GlobalFoundries’in New York ve Vermont’taki tesislerinin modernizasyonunu sağlanacak. Bu ön antak kalma, ABD’nin dijital teknolojiler alanında ABD’nin ulusal güvenliğini ve ekonomik güvenliğini sağlamak adına, CHIPS ve Bilim Yasası kapsamında imzalanan üçüncü ön antak kalma. ABD için bu adım mühim. Bu sebeple, Çin haricinde bu ölçekte çip üretim kapasitesi bulunan dünyada bir tek dört şirket var ve yalnızca GlobalFoundries’in ABD’de merkezi bulunmakta. Sürdürülebilir kalkınma için lüzumlu olan dijital dönüşüm, suni zeka dönüşümü ve yeşil dönüşüm (temiz enerji ve sıfır atık dönüşümü) ciddi boyutlarda yeni nesil yarı iletken ve çip üretimini gerektirdiğinden, ABD için bu adımın anlamı büyük.

Normal olarak, ABD’den sonrasında, bu alanda adım atması beklenebilecek öteki iktisat ise Japonya. SoftBank’ın kurucusu, Japon yatırımcı Masayoshi Son, dünyanın önde gelen çip üretici firmalarıyla rekabet edebilecek yeni bir suni zeka çip girişimi oluşturmak ardına 100 milyar dolar bir kaynak arayışı için düğmeye basmış durumda. İşin garip tarafı, ABD cephesinde, OpenAI CEO’su Sam Altman’ın da dünyanın çip üretim kapasitesini arttırmak ve suni zeka emek harcamaları alanını daha da genişletecek ve güçlendirecek yeni nesil bir suni zeka çip projesi için 5-7 trilyon dolar arası bir deposu oluşturmak adına, Körfez Bölgesi yatırımcıları ile görüşmelerde bulunmuş olduğu konuşuluyor.

Küresel rekabette her türlü mal ve hizmet üretiminde maliyetleri düşürmek ve verimliliği arttırmak artık birinci öncelik haline gelmiş ise, yeni nesil yarı iletken ve çip üretimi ve bu üretimi önde gelen ülkelerin kendileri üretmeleri küresel rekabetin yeni savaşım alanı olarak daha çok öne çıkacak. Çip tasarım şirketi Arm’ı 2016 senesinde satın alan Softbank da, Körfez yatırımcıları tarafınca 70 milyar dolara karşılanacak 100 milyar dolarlık bir yeni nesil suni zeka çip yatırımı ile Japonya’nın iddiasını arttırmaya çalışacak. Görünen o ki, küresel rekabette yükselen yeni nesil çip üretimi rekabetini daha yakından takip edeceğiz.