Trendyol Süper Lig ekiplerinden Samsunspor’un Alman Teknik Direktörü Markus Gisdol, Samsunspor’un başlangıcında şimdiye kadar 20 maça çıktı. Bu maçlarda 9 yengi alan kırmızı-beyazlılar, 5 beraberlik, 6 da yenilgi elde etti. Ligin 7. haftasında 1 puanla 20. sırada bulunan Samsunspor, 27. hafta sonunda 33 puanla 11. sıraya kadar terfi etti. Gisdol göreve başladıktan sonrasında ligde oluşan puan tablosunda ise 32 puan toplayan Samsunspor, Galatasaray (47 puan) ve Fenerbahçe’nin (43 puan) peşinden 3. sırada yer aldı.

Küme düşmesine kati gözüyle bakılan Samsunspor’u Avrupa kupası barajına yaklaştıran Gisdol, İhlas Haber Ajansı’na hususi açıklamalarda bulunmuş oldu. Göreve vardığında Samsunspor’un küme düşme adaylarının başlangıcında geldiğine dikkat çeken Gisdol, “Bulunmuş olduğumuz konum sebebiyle hataya düşmememiz icap ettiğini, hata yapmamamız icap ettiğini düşünüyorum. Samsunspor’da göreve başladığımda birçok insan takımın içinde bulunmuş olduğu durum sebebiyle küme düşeceğini düşünüyordu. Fuat Çapa, Başkan Yüksel Yıldırım bana devamlı destek olmaya çalıştı. Başkanın verdiği özgürlük ile kendimi rahat hissettim. Takımdaki hepimiz, hocalar ve futbolcular da hep beraber olup bana destek oldu. Bu da işimi kolaylaştırdı. İlk adımı attık. Doğru yoldayız fakat işimiz hemen hemen bitmedi. Aynı ciddiyet, talep ve arzu ile devam etmemiz gerekiyor. Bunu başardıktan sonrasında yeni hedefleri konuşabiliriz fakat şu an en büyük hedefimiz ligde kalmak. Eğer ligde kalmayı başarabilirsek, fazlaca büyük bir öykü yazmış olacağız” ifadelerini kullandı.

“AVRUPA KUPASI REHAVETİNE KAPILIRSAK, TÜM KAZANIMLARIMIZI KAYBEDERİZ”

Şu anda takımın gerçek hedeflerine kitlenmesi icap ettiğinin altını çizen Markus Gisdol, “Avrupa kupalarına katılma mevzusunda eğer biz bu hatayı yaparsak, bu rehavete kapılırsak şimdiye kadar yaptığımız tüm kazanımları kaybederiz. Onun için şimdiye kadar iyi mi performans gösterdiysek, bir sonraki maçta hatta son düdüğe kadar da aynı talep, arzu ve motivasyon ile devam etmemiz gerekiyor. Bu hataya düşmememiz lazım” diye konuştu.

“EN İYİ SİSTEMİN 5’Lİ DEFANS DEĞİL, 4’LÜ DEFANS OLDUĞUNU GÖZLEMLEDİM”

Hüseyin Eroğlu döneminde 1 yılı aşkın süre 5’li defans oynayan takımın 4’lü defans formasyonuna daha uygun bulunduğunu gözlemlediğini vurgulayan Gisdol, “Her hocanın değişik bir seçimi var. Her insanın değişik bir oyun anlayışı ve sistemi olabiliyor. Takımın başına erişince oyuncularımızın 4’lü müdafa sistemine daha uygun olabileceğini gözlemledim. Geride 4’lü oynamanın daha uygun olacağını düşündüm. Kimi zaman geride 4’lü oynayınca orta sahada da 2 ya da 3’lü oynayabiliyorsunuz. Kimi zaman de bu sistem ile 2 tane forvetle oynayabiliyorsunuz. Her hoca farklıdır, bu takıma uygun en iyi sistemin geride 5’li defans değil de 4’lü defans olması gerektiğidir” şeklinde konuştu.

En fazla puan toplayan 3. teknik direktör olması yönündeki değerlendirmesi de sorulan Alman çalıştırıcı, “Bu istatistikler beni fazlaca fazla ilgilendirmiyor. Benim için mühim olan alabildiğimiz kadar puan almak ve ligin sonunu nerede, kaç puanla tamamlamış olmak. Bunun için de her hafta fazlaca çalışmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.