Son dakika haberi! Yangın soruşturması kapsamında gözaltına alınan 11 şüpheliden 2’si savcılıktan özgür bırakılırken, 9’u tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi hakimlikçe sorgulanan şüphelilerden 8’i ‘Taksirle birden fazla kişinin ölümüne niçin olmak’ suçundan tutuklanırken, şüpheli Fatma Dörtgöl adli denetim şartıyla özgür bırakıldı.
“ÖĞRETMENLİK YAPIYORUM”
Kağıt üstünde şirket ortaklarından olduğu belirtilen şüpheli Fatma Dörtgül aslen öğretmenlik yaptığını ve şirketle ilgili hiçbir şey bilmediğini belirterek suçlamaları kabul etmediğini ileri sürdü. Şüpheli Çağatay Altunel, vaka günü orada olmadığını, yangını telefondan öğrendiğini, malzemeyi toparlamak için işletmeye gideceğini, sadece daha ilkin gelmek durumunda kaldığını söyleyerek özgür bırakılmayı talep etti. Şüphelilerden İsmet Şen ise sorumlu müdürlüğünün 6 ay ilkin bittiğini, imza yetkisinin de olmadığını, işletmede işçi olarak çalıştığını beyan etti.
“KENDİMİZİ ZOR DIŞARI ATTIK”
Şüpheli Mehmet Menduh Ceylan ise, “5-6 senelik arkadaşlarımızı kaybettik, üzgünüz, içerideydim 2-3 arkadaşımla beraber kendimizi zor dışarı attık, biz yangını 2 kişinin söndürdüğünü gördük. Ben muhasebeciyim, yeniden girerken elektrik kesildi ve cep telefonumun ışığı ile öteki kapıdan çıktım, arkadaşlarımın cenazelerine gitmek isterim” diyerek suçlamaları reddetti.
Şüpheli Sibel Çelik suçlamayı kabul etmediğini, orada çıkan yangınla ilişkilerinin bulunmadığını, orada 3 arkadaşını kaybettiğini, bunun acısını yaşadığını ve özgür bırakılmayı istediğini kaydetti. Şüpheli Sibel Çelik’in avukatı, müvekkilinin sattığı platformun yangınla alakasının olmadığını, yangınla yada yangının büyümesiyle alakası olmayan bir insanoğlunun sattığı şey sebebiyle tutuklanması için sevk edilmesinin hukuk ayıbı bulunduğunu beyan etti.
“ÖLEN ARKADAŞIMIZIN 15 GÜNLÜK BEBEĞİYLE BİZ İLGİLENECEĞİZ”
Şüpheli Dursun Çelik ise savunmasında suçlamayı kabul etmediğini belirterek , “Hazır bir araç-gereç teslimatı yaptık. Sonrasında teslim videosu da çekildi, bir tek ertesi gün bir kablonun gizlenmesi istenildi. O gün o saatte bir tek orada bulunduk, başka bir eylemimiz olmadı. Yangına sebebiyetimiz olmadı. Defin işlemlerini yaptığımızda ölen arkadaşlarımızdan birinin evladı daha 15 günlük ve bakacak kimseleri yoktur, o kıza biz bakacağız ve onu hastaneye götürecek kimse yoktur, biz ilgileneceğiz” diyerek özgür bırakılmayı talep etti.
“KAÇMA ŞÜPHEM YOK”
Gece kulübünün sahibi ve ortağı olduğu belirtilen şüpheli Şahzade Şekergümüş, üstüne atılı suçlamayı kabul etmediğini söyleyerek, durağan(durgun) ikametgah sahibi bulunduğunu, kaçma ve saklanma şüphesinin bulunmadığını, delillerin büyük oranda toplandığını ve toplanması olası delillere tesir etme ihtimalinin olmadığını, bundan dolayı özgür bırakılmayı istediğini söylemiş oldu.
“DÜN DÜNDE YAŞANMIŞTIR”
Şahzade Şekergümüş’ün avukatı ise, bu olayın en büyük üzgünlüğünü müvekkilinin yaşadığını, yaşamını kaybeden insanların, müvekkilinin ailece görüştüğü kişiler olduklarını, kardeşi benzer biçimde gördüğünü, bundan dolayı izin günü olmasına karşın orada bulunduğunu, işletmede 4 yangın kapısından 3’ünün açık bulunduğunu, anlık bir kapının açılması sebebiyle oksijen sebebiyle ateşin birden alevlendiğini ve nefes alınmama sebebiyle bu olayın bulunduğunu, yangın tüpleri bulunduğunu söylemiş oldu. Şekergümüş’ün avukatı, “Dün dünde yaşanmıştır, öngörülemez bir vaka yaşanmıştır, tutuklanmasının dosyaya katkısı olmayacaktır, ölenlerin aile yakınları ile ilgilenmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
“ŞANTİYE ŞEFİ YAZILMIŞIM AMA TEKNİK ELEMANIM”
Şüpheli İbrahim Bildirici ise, şantiye şefi olarak yazıldığını sadece teknik eleman bulunduğunu, arızalı şeylerin servisini çağırdığını, herhangi bir yetkisinin olmadığını, şantiye şeflerinin Sinan Kızıl bulunduğunu, vakada herhangi bir kusurunun bulunmadığını ve durağan(durgun) ikametgahı bulunduğunu bundan dolayı kaçma ve saklanma şüphesinin olmadığını söylemiş oldu.
8 TUTUKLAMA 1 ADLİ KONTROL
Şüpheli Kahraman Erdem de suçlamaları reddetti. Mahkeme, bilirkişi heyeti ön raporunda şüphelilerden Şahzade Şekergümüş, Mehmet Memduh Ceyhan, İsmet Şen, Çağatay Altunel, Kahraman Erdem ve Dursun Çelik’in meydana gelen yangın vakasında kusurlu bulunduğuna dair meydana getirilen tespit, şüpheli Sibel Çelik’in Çeliker Teknik Servis Hizmetleri LTD ŞTİ’nin sahibi olduğu ve bu şirket çalışanlarının vaka günü işyerinde çalışmış oldukları sırada yangın vakasının meydana geldiği şeklindeki tespit, şüpheli İbrahim Bildirici’nin kendi beyanıyla da durağan(durgun) olduğu suretiyle teknik servis çalışanı olduğu, tadilat tamirat işlerinden görevli olduğu, her ne kadar meydana getirilen bu tadilata ilişkin imzası olduğu iddia olunan anlaşmaların dosyada yer almadığı görülse de delillerin hemen hemen toplanmamış oluşu ve delillerin değiştirilmesi ihtimali, vaka sebebiyle 29 kişinin ölmüş olması dikkate alarak ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verdi. Mahkeme, şüpheli Fatma Dörtgül’ün ise kağıt üstünde ortaklığı olduğuna dair ifadeleri, öğretmen olması, tadilatla ilgisinin olmaması sebebiyle yurt dışı yasağı ve en yakın kolluğa imza atmasına karar verildi.