Bununla beraber Araştırma Görevlisi olan Gökçe Akın, beslenmeden egzersize ve planlamalara kadar şu mühim önerilerin altını çizdi:

Yoğun, stresli ve günlük rutinlerimizin bozulmuş olduğu bir devrin arkasından tekrardan sorumluluklarımıza ve günlük yaşamımıza dönüyor olmak birçoğumuz için zorlayıcı olabilir. Günlük rutinlerimiz yaşamımız üstünde denetim sahibi olduğumuz hissiyle ruhsal sağlığımızı pozitif yönde olarak etkisinde bırakır. Bundan dolayı günlük yaşantımıza tekrardan uyum sağlamak, öncesinden haiz olduğumuz rutinlere geri dönüş ile sağlanabilir. Günlük planımızı şu anki gereksinimlerimize bakılırsa öncesinden organize ederek haftanın planını yapabiliriz. Bunu yaparken esnek olmak mühim. İşler beklediğimiz benzer biçimde gitmediğinde esnetebileceğimiz bigün planı stresin denetim altında olmasını sağlayabilir.

Bu haftaya adapte olmak için aşağıdaki maddelerden yararlanabiliriz:

Plan yapmak: Haftayı planlamak, işlerin kontrolümüz altında olduğu hissini verebilir.

Hedef belirlemek: Ulaşılabilir hedefler belirlemek ve dinlence sonrası ilk birkaç günün aşırı yoğun olmasına niçin olacak hedefler oluşturmamak işe odaklanmamızı kolaylaştırabilir.

İşleri önceliklendirmek: Acil ve mühim gördüğümüz işleri planımıza ilk sıraya alarak süre yönetimimizi verimli yapmamızı sağlayabilir.

Beslenme ve egzersiz: Yaşadığımız dinlence sürecinden dolayı beslenmemiz rutinimizin dışına çıkmış olabilir. Beslenme rutinimize geri dönmek ve egzersizi günlük rutinimize eklemek ruhsal sağlığımız açısından koruyucu olabilir.

Kişisel süre: Tüm sorumlulukların ortasında kendimize dair bir süre ayırmak, keyif aldığımız aktiviteler yapmak stresimizi azaltabilir.

Toplumsal destek: Hepimizin benzer bir süreçten geçmesi, ortak insanlık hissiyatı yaşamamızı sağlayabilir. Sevdiğimiz dostlarımız ve ailemiz ile görüşmeler yapmak toplumsal olarak desteklenmemizi sağlayabilir.