Antalya’daki teleferik kazasında 5.5 saat metrelerce yükseklikte mahsur kalan Rabia Ufak ve kızı Nur Çeken yaşadıkları korku dolu anları söyledi. Hatıra olsun diye video çekerken kaza anını da kaydeden Çeken, “İlk biz kurtarıldık. O anda ‘Ölüyoruz’ diye düşündüm.” dedi. Rabia Ufak ise; “Tekrar ayağımı yerden kesen hiçbir şeye binmem. Ölümle burun buruna 5,5 saat.” diye konuştu.

Serik Devlet Hastanesi’nde hemşire olan Rabia Ufak (51), üniversite talebesi kızı Nur Çeken (19) ve yeğeni Eda Dağlaraşar (20) da 5.5 buçuk saatin sonunda metrelerce yükseklikten kurtarıldı. Video çekmiş olduğu sırada kaza anını da kayıt altına alan Nur Çeken ile anası Rabia Ufak yaşadıkları korku dolu anları söyledi.

‘ÖNÜMÜZDE PARÇALANAN KABİN VARDI’

Eğlenmek ve güzel zaman geçirmek için teleferiğe binmeye karar verdiklerini ifade eden hemşire Rabia Ufak, “Saat 13.00 civarında bindik. Başlangıçta birazcık korkmuştum. Bir süre sonrasında teleferik 1 dakika kadar durdu. Hemen sonra yine çalıştı ve durdu. O sırada sallanmaya başladık. Derhal önümüzde parçalanan kabin vardı. Onu görünce derhal 112’yi aradık, data verdik. Direğin devrildiğini, kabinin parçalandığını ve bir facia yaşandığını söyledik.” söylemlerinde bulunmuş oldu.

‘ÖLÜMLE BURUN BURUNAYDIK, HERKES AYNI ŞEYİ YAŞADI’

Her insanın müdahale için gelmeye başladığını belirten Ufak, “Beklemeye başladık. ‘Umarız kopmaz’ diye endişeliydik. 5,5 saat kadar havada kaldık. Sonrasında itfaiye eri, bizlere yukarıdan halatlar üstünden gelmiş olarak ulaştı. Aşağıda da AFAD ve kurtarma ekipleri vardı. Makara sistemini hazırlayıp, bizi tek tek güvenli şekilde halatlarla aşağı indirdi. Kayalık yamaca indik. Ekiplerce direğin devrildiği alana çıkarıldık. Bir süre sonrasında ambulansların yanına indirildik. Fazlaca korkulu bir süreç yaşadık. Ölümle burun burunaydık. Hepimiz aynı şeyi yaşadı; bundan eminiz. Ölüm korkusu yaşadık. İlk sarsıntı anında aslına bakarsan düştüğümüzü zannetmiştik. Tanrı tekrar hiç kimseye yaşatmasın.” dedi.

‘PANİK HALİNDE SAĞLIKÇI KİMLİĞİM ARKADA KALDI’

Rabia Ufak, tüm ekiplere teşekkür ederek, her insanın elinden geleni yaptığını şu sözlerle söyledi; “Süreç uzundu fakat platform zordu. Hayatımda ilk kez binmiştim. Çocuklar üniversite okuyor, ertesi gün döneceklerdi. Bu faciayı yaşadık. O anda çocuklarımı, yeğenimi ve kızımı düşündüm. ‘Tanrı herkesi korusun’ diye yakarış ettim. Bildiğimiz tüm duaları okuduk. Sağlıkçıyım fakat ürkü halinde sağlıkçı kimliğim arkada kaldı. Bir anne şeklinde, yurttaş şeklinde düşünebildim. Kabinin camı kırılmıştı. Üşümeye başlamıştık. İlk kurtarılanlar arasındaydık. Bizi itfaiye halatlardan gelmiş olarak kurtardı. Daha helikopterler bölgeye gelmemişti. Hepimiz elinden gelen en güzel organizasyonla bizi kurtardı. Her insana oldukça teşekkür ederim. Tekrar ayağımı yerden kesen hiçbir şeye binmem. Ölümle burun buruna 5,5 saat.”

‘O ANDA ÖLÜYORUZ DİYE DÜŞÜNDÜM’

Kaza anını kaydeden Nur Çeken ise oldukça korkulu ve fena bir süreç bulunduğunu dile getirerek; “Anı olsun diye video çekmeye başlamıştım, annemler korkmuş olduğu için gülelim diye. Sarsılmaya başladık. 112’yi aradım. İlk başta anlayamadık. Sallanınca ‘Artık düşüyoruz’ diye düşündüm. Tüm takımlar toplandı. Kriz masası bir yol çizip, derhal kurtarmaya başladı. Sahil güvenlik ekipleri, ilk başta düşen kabindeki yaralıları alıp, götürdü. Onları seyrediyorduk sonrasında ilk biz kurtarıldık. O anda ‘Ölüyoruz’ diye düşündüm. İlk anda annem ve kuzenime baktım; bir şeyleri var mı diye. Sonrasında kendimi denetim ettim.” diye konuştu.