İstanbul’da ortalama 10 yıl ilkin başlatılan ve tamamen Türkiye’nin ulusal ve tinsel değerlerine uygun geliştirilen Harezmi Eğitim Modeli artık 61 ilde uygulanıyor. Gelecek yıl 27 pilot ilde 115 okulda daha hayata geçirilecek. Adını İslam bilgini, matematikçi, gökbilimci ve coğrafyacı El-Harezmi’den alan model, öğrencileri ezberci sistemden uzaklaştırarak uygulamalı öğrenmeye, teknolojiyi kullanarak üretkenliğe teşvik ediyor. Gerçek dünyadaki gündelik problemleri tanımlayan model ile evlatların güvenli, etik ve etik değerleri özümseyerek sorun çözmek suretiyle algoritma tasarlaması amaçlanıyor. Modelin en mühim kazancı uygulamalı öğrenerek kalıcı informasyon verilirken ezber olmadığı için unutma da olmuyor.
TAKIM ÇALIŞMASI ODAKLI
Ulusal Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci: “Teknoloji bir araçtır. Biz o araçları kullanarak üretim yapmalarını sağlıyoruz. Ülkemizin faydasına, çeşitli alanlarda araçları üretmelerini sağlayacak altyapıyı oluşturuyoruz. Harezmi Eğitim Modeli ile öğrencilerin ilgi alanları, becerileri ve öğrenme gereksinimlerine odaklanarak yaşam sorunlarını tanımlayan, yenilikçi ve etkili çözümler üreten ve bu aşamada algoritmik düşünme, bilişsel ve üst bilişsel, sosyal-duygusal ve ergonomik ve fizyolojik becerilerini geliştiren, informasyon edinme sürecinde birden fazla disiplinden yararlanan, yaratıcı düşünebilen, ekip halinde hareket edebilen, liderlik ve mesuliyet alabilen, informasyon tabanlı düşünerek hareket eden bireylerin yetiştirilmesi hedeflenmektedir.” Harezmi Eğitim Modeli’ni tatbik eden İstanbul Şener Birsöz İlkokulu Müdürü Adem Koç: “Harezmi kalıcı öğrenmeyi bununla beraber getirdi. Çocuklar öğrendiği hiçbir şeyi artık unutmuyor. Üreten, icra eden, tasarlayan öğrenciler oluyorlar. Ekip çalışmasına da teşvik ediyor. Harezmi Eğitim Modeli ile öğrencilerin öğretmen rehberliğinde yaşamın içinden sorunlara çözüm önerileri getirebilmeleri için blok yada metin tabanlı programlama, robotik, oyun suni zekâ programlama araçlarını kullanabilmeleri amaçlanıyor. Temel yaşam becerileri ile teknoloji kullanımını harmanlayan bir proje üstünde çalışan talebe ve öğretmenlerimiz günlük yaşam becerini geliştirmenin yanında teknolojiyi kullanmanın inceliklerini de öğreniyor.”
ZAMANIN VERİ MERKEZİ ‘BİLGELİK EVİ’NİN ÜYESİ
Hârezmî ya da tam adıyla Ebû Ca’ışık Muhammed bin Mûsâ el-Hârezmî, matematik, gökbilim, coğrafya ve algoritma alanlarında çalışmış bilim insanı. Hârezmî 780 senesinde Harezm bölgesinin Hive şehrinde dünyaya gelmiştir. İsmi Batı kaynaklarında Alkarismi, Algoritmi, Algorismi yada Algorism şeklinde geçer. Bağdat’ta inşa edilen, dönemin en büyük ve ileri bilim merkezi Beytü’l- Hikme’nin (Bilgelik Evi) bir üyesi olduğu ve burada yöneticilik yapmış olduğu kati olarak biliniyor. Bugün bildiğimiz eserlerini Beytü’l-Hikme’de yazmıştır. Tarihte bir ilk olarak Bağdat’ta ve Şam’da gözlemevlerinde mühim gökbilim emek harcamaları yapmış, devrin öteki mühim âlimleriyle ortak emekler yürütmüştür. Sadece Hârezmî’nin en mühim emek harcamaları matematik alanındadır. Bunlardan en bilineni cebiri, hisab ilminden ayırarak ayrı bir dal olarak ortaya koymasıdır. Matematik alanındaki emek harcamaları kendisinden sonraki tüm bilim insanlarını etkilemiştir. Hârezmî, matematiğe “cebir”i kazandıran bilgindir. Hârezmî “0” (sıfır) ve bilinmeyen işareti “x”in mucidi olarak bilinir. 10 rakamdan oluşan basamaklı sayı sistemi üstüne bir yapıt yazarak bu rakamların İslam dünyası ve Batı’da tanınıp kullanılmasını elde etmiştir. Bulmuş olduğu pek oldukca çözüm ve yöntem 15. yy’a kadar Batılı matematikçilerin çalışmalarına temel oluşturmuştur.